Etiket: Şiir
Güller ve Şiirler
Tüm evrenin kesiştiği yerde / Gül. / Katmanlarca açılır ya evren / Stephen King'in "Kara Kulesi"nde / Sırların Sırrı Gül. /
Aşk İtaatler Yakar
Canlar okyanusundaki damla, / Sanma ki iraden var, sanma ki iraden yok / Sanma ki bensin, sanma ki ben değilsin / Aklın tekil yönlü, / Aklın küçük.
Rahm-i Arz
Göğün işleri böyledir işte! / Günden güne, halden hale / Geçer gelir canlar / Ruhtan bedene. / Doğar ceninler / Sağlam ve / korunaklı rahimlerde.
GÖZLERİMDE GÜNDÜZ GECE
Gece gündüz doğar batar gözlerimde / Andan ana kapanır açılır göz kapaklarım / Gözbebeklerimde dünya güneş ve ay.
TANIK OLDUK
Tanık olduk / güneşin doğuşuna, / tanık olduk, / bin cana belde olan / bedenlerin uyanışına.
Tarsus’ta Portakal
Tarsus'ta / Sulu bir portakal. / İçi dağ kaynaklarıyla beslenmiş / Gök, güneş, / Rüzgarla okşanmış
Bin kez, / Narin elli genç kızlar / Toplamış.
Can’a An Düşer
Gün gelir / değişir zaman, / zaman genişler insana / Sessiz olur. / Can gelir ruhun bedenine / Can'a an düşer.
1,2,3,4…Sonsuzlukta bir Zerreyim
Bir zerre, bir kum tanesiyim / Aşkın sonsuzluğunda, / Bir gülüş, bir bakış, bir heves / Bir kaybolup, bir beliren yüzlerden biriyim / Hayat sahnesinde
Çocuklar Sizin Çocuklarınız Değil
Çocuklar sizin çocuklarınız değil, / Onlar kendi yolunu izleyen Hayatın oğulları ve kızları.
RÜYALAR KENTİ
"Gündüz" dedi / "Yarın gel / Yanında bir güvercin tüyü olsun / Annenle helalleşmeyi unutma"
Muhteşem Günler
Koymuşum cebime / Bayram harçlığımı, / Gözlerim bulut şekerlerinde / Bir de gezmek istiyorum meydanı / Belki bir eğlence...
Mücevher Gözler
Yapraklar zümrüt, / Çimenler yeşim, / Bulutlar firuze / ve sen sevgilim altın saçlı / yağmur gümüş yağıyor üstümüze.
Beldeler Taşıyan
Ziyaret ettim uzun yıllar önce, senin hayatını. / Gezgin bir yolcuydum aslında. / Güzel geldi bahçeleri.
UÇAN BALIK, YANMAZ ATEŞ, GÖREN GÖZ VE DAVET
Güçlü bir çığlıkla aktı gök, / Bir martının dudaklarından düştü / Balığın kafası / ve dondurdu akıp giden akıl deresinin sesini / ve yalınayak gibiydi ayaklarım / Sağ ayağıma düşen düşmüştü bir kez / Aslında yüreğime düşmüştü.
ZAMAN YUTAN CANLILAR
Acıktığında yersin ya / Mekanı / O mekanın içinde sanırsın yediklerini / Oysa bizzat mekandır yediğin meyveler, sebzeler / Ve mekansın ya sen onları yerken.
Yağmurlu Sabah
Koşturan çocukların sıçrattığı, / Şen kahkahalarla ıslanıyor / Gökten düşen damlalar.
Uykunun Kanatları
Uyku geldi, / Gecenin yorganları serildi gündüzün üstüne / Fizik beden, astral bedeni zor tutuyor. /
Ha uçtu, ha uçacak,
İSTANBUL SEN OLMUŞTU
Benle karışık sen yağıyordu, / Issız İstanbul sokaklarında / Obezdi yalnızlığın gölgeleri / Öfkeliydi terkedilmişliğin / Üfleyen rüzgarları
Yumurta Kabuğundan Kılıçlar
Yumurta kabuğundan Kılıçlar Kuşandık Kaz tüyleriyle bezedik saçlarımızı Ve altın yerine papatyalarla Süsledik omuzlarımızı