Doktor uyku, eski bir dostun sesini yeniden duymak gibi. En sevdiğim romanlardan birisidir “The Shining”. Türkçesi ne hikmetse, “Medyum” diye çevrilmiş olsa da. Bence orijinale sadık kalınıp “Işıltı” denmeliydi adına. Stephen King‘in şaheserlerinden birisidir de. İşte bu romanın seneler sonra devamını yazdı King desem. Okuması harika bir his.

Doktor Uyku | Stephen King

Medyum / Shining romanını yazma hazırlıklarında genç bir yazardır Stephen King. Kitap 1977’de yayınlanacak ama o sırada yıl 1974. Eşi de, kendisi de çalışmakta, fakirlik içinde yaşamakta, edebiyat dersleri vermekte, okuldan kalan zamanlarda kitap yazmaktadır. İki kitabı yayınlanmıştır. Carrie ve Salem Lot. Kitapları genelde Amerika Birleşik Devletleri’nin Maine eyaletinde geçmektedir. 3. kitabını Maine’den uzakta farklı bir atmosferde geçirmesi gerektiğini düşünür. En azından bir yıllığına. Mutfak masaları üstünde bir Amerika haritası açar. Öylesine parmağını bastırır. Boulder, Colorado çıkar. Kendisi eşi Tabitha ve iki çocuğu Naomi ile Joe’yu alıp yollara düşer.

Tesadüf o ki, Hallowen tatili sırasında karı koca başbaşa öylesine gittikleri bir resort otel Colorado, Estes Park’tadır. (The Stanley Hotel) Ve yine ilginçtir ki, aslında ölü sezonda geldikleri için otel ertesi gün kapatılacaktır. Kredi kart slipleri çekilen makine bile paketlenmiştir. O gece oteldeki tek misafir onlardır. Boş koridorlar. Ve onlara 217 nolu oda verilir. Kitabı okuyanlar gülmeye başlamıştır. Evet romanda geçen o ünlü oda. Ve neredeyse Overlook Hotel. 🙂 (Ek olarak kitapta anlatılan Maine eyaleti gibi bölgeler okudukça ilgi çekiyor. İnsan imkanı varsa bir gezmek istiyor. Elbette King gibi parmağı haritaya bastırıp gece yarısı giderseniz kötü sürprizlerle karşılaşmanız işten bile değil. Yine de Google’da The Stanley Hotel’i aratıp buldum ve manzarası ile kitaba ne kadar uyduğunu hayretle gördüm. Otelin sitesi: http://www.stanleyhotel.com/ )

stanley_hotel

Aslında King o sıralarda bir mini hikaye yazmaktadır. “Darkshine” adındaki öykünün psişik güçleri olan bir erkek çocuğu konu almasını planlamaktadır.
Oteldeki tek akşam yemeklerini, yemek salonunda tek başlarına yaparlar. Medyum_Stephen_King_The_Shining Zaten seçecek bir yemek de yoktur. Tek menüden yerler. Kendi masaları hariç diğer tüm masalarda sandalyeler masaların üstündedir. Kısacası otel hayalet modundadır. Eşi odaya döner. Stephen ise boş otelde yürür bara gider barmenle konuşur biraz içer ve odasına dönüp uyur. Rüyasında boş bir koridorda arkasına bakarak kaçan ve çığlık atan o sıralarda üç yaşında olan oğlunu görür. Onu bir yangın söndürme hortumu kovalamaktadır.
Kan ter içinde uyanıp bir sigara yakar. Rocky Dağları’na bakarken hikayenin iskeleti kafasında oluşmuştur.

Resmi olarak pek anlatılmasa da annesinin kanserden ölümü sonrası yazar bunalımlıdır, alkol sorunları vardır. Tahmin ediyorum o günlerin birisinde kendisini iyileştirmek için bir kitap yazmaya karar verir. Çok katmanlı kompleks muhteşem bir eser. Fakat sorun şu ki, o yıllarda her romanın bir alt türe ait olması gerektiğine inanılırdı. Yani bir roman ya cinayet romanıdır, ya aşk romanıdır, ya bilim kurgudur, ya dramadır, ya biyografidir. Ama tek bir şeydir. Stephen tek bir şey olmayan bir kitap yazmıştır. En çok benzediği şey ise okuyanların sıklıkla yaşadığı korku duygusu olduğu için bu kategoriye alınır. Bu aslında ciddi bir hatadır. Çünkü Medyum adıyla okuduğumuz kitap anne, baba, biricik oğulları ve otelin karanlık ruhu arasında müthiş bir satrancın karla kaplı düzlüğün içinde yaşanan müthiş insan öykülerinin anlatımıdır. Otelde onlarca ilginç garip ve fısıltıyla anlatılan hikaye yaşanmıştır.

the-shiningBu ilk romanı okuduğumda çocukluktan gençliğe geçiyordum. Sarsıcı, düşündürücü ve polyanna edebiyatından tuhaf şekilde realist ama hayali bir dünyaya geçmeme yol açtı. Yıllar içinde tekrar tekrar düşündüm romanın başarısının ardındaki dinamikleri. Zaten kitap çarpıcı olduğu için filmi de çekilmişti.

Büyük oyuncu Jack Nicholson o ünlü kapıyı parçalayan öfkeli baba rolüyle belleklere hiç çıkmamacasına girmişti. Stephen King filmi sevmez, romanını ayrı tutar. Kendisini o filmle keşfetmiş kalabalığa “Hey dostum roman daha iyi der.” Bence de roman daha iyidir ama filmin gücünü küçümsememek gerekir. Milyonların gözünde onu usta yapan filmlerden birisi budur.

Büyük ve usta yönetmen Stanley Kubrick‘in elinden çıkma film,  http://www.imdb.com/title/tt0081505/  IMDB sitesinde 8.5 puanla müthiş beğeni almıştır. Dünyanın en çok beğenilen 47. filmi yapar bu da onu. (Türkiye’de Cinnet adıyla yayınlanır. İsim değiştirmek moda biliyorsunuz) İşin ilginci listenin birincisi olan “Esaretin Bedeli” de bir Stephen King romanından uyarlamadır. Yani dünyanın en iyi filmi 🙂 Gelgelelim korku değildir.

FİLMİN FRAGMANINA BİR BAKALIM MI? The Shining (18+)

 

Evet film ürkütücüdür. Pek çok bakımdan 18 yaşını geçmiş olanlar içindir. Kubrick filmi çekerken tüm sanatını konuşturur. Sahneleri altın oran içine yerleştirir. Hayalet görüntüleri sizi yerinizden zıplatacak hatta ensenizdeki tüyleri ayağa kaldıracak şekilde sunar.

Ama okurları huzursuz eden şudur: Kitapta çocuğun sıcaklığı vardır. Kitapta çocuğun gördüğü her şeye metanetle direnişi ve üstesinden gelme çabası vardır. Ve her şeyden önemlisi ışıltı o zamanlarda Star Wars ile öne çıkmış olan basit bir Jedi gücü değildir. Star Wars daha sonra yayına girecektir zaten. Daha derindir. Dünya ile ölenlerin dünyasını bağlamakla kalmaz, diğer yaşayan insanların neler hissettiğini hatta düşündüğünü sezmenizi, olacak olaylar hakkında bir fikir edinmenizi sağlar. Işıltı canlı bir hediyedir. İlahi bir tarafı da vardır. Sizin anlayabilmeniz için size insan suretinde görünür. Ki Shining’de çocuğun Tony adında hayali arkadaşı ile konuşması gibi. Bazı açılardan da her şeyi başlatan bir dinamo gibidir. Başka bir dünyanın kapılarını açan yaşatan temel enerjidir.

DOKTOR UYKU NASIL BİR KİTAP?

Pekala bu kadar giriş yeter. İşte yıllar sonra bir imza gününde okurun biri aralardan bağırır Stephen King’e.
“Şu Shining’teki bizim çocuk Danny Torrance… Evet. Ona ne oldu?”
O zaman düşünmeye başlar. Gerçekten ne oldu?

Kendi sitesinden bir anket yapar okurlara. Sorar: “Medyum’un devamı olacak Doktor Uyku romanını mı, yoksa Kara Kule için bir ek bölümü mü okumak istersiniz?”
Az bir farkla Doktor Uyku kazanır. İyi ki de kazanmış.

Böylece yazar birkaç senesini alacak yazım sürecine başlar.

Kitabı sevdim mi? Evet sevdim. Sıkıldığım yerler oldu mu? Hep olur. Çok okurum ve bazen yazarın ortalama okura hitap etmek için yazdığı bölümlerde bir an önce hikaye aksın isterim. Ama bir süredir kendimi evimde hissettiren bir roman oldu. Ürktüm, heyecanladım. Ya tümü gerçek olsa diye sorguladım. En çok da Stephen King’in son romanlarından birisi olacağını anlamanın üzüntüsüyle okudum.

Kısaca özet geçelim ama romanı fazla ele vermeden.
Bizim çocuk annesi ile zorluklar içinde büyümüştür ama öyle parlak bir kariyer çizememiştir. Daha çok hiç düşünmediğim şekilde babası gibi alkolün pençesinde eyalet eyalet gezmektedir. Kötü adamlar nerede peki? Onların da ışıltıya sahip (kendilerine Gerçek Kardeşlik diyen) insanlar olduklarını tahmin edersiniz. Tek farkla, onlar buhar dedikleri, ışıltı avcılarıdır. Bu güce sahip insanların hayat enerjilerini çalan karavanlarla Amerika otobanlarında gezen tiplerdir. Dışarıdan baksanız emekli kendi halinde turist grubudurlar. Bizim kahramanımızın onlarla karşılaşması ve olan bitenler heyecanlı bir öykü.
Öykü içinde küçük bir kız da var: Abra. Ne derler? Devran dönüyor, roller değişiyor. Artık ilk romanda yaşlı dostu Dick Hallorann nasıl onu korumak istediyse, o da kızı korumak istemektedir.

Peki nasıl okumalı?

Korkmaktan korkmuyorsak(!) ilk iş Medyum okunur. Ardından Uyku Doktoru okunur.
Ama ilk romanın filmini yani “Cinnet” diye tercüme edilen Shining filmini izleyip bu ikinci kitabı okumak çok kötü bir fikir. Yazar üstüne basa basa “Bu roman, filmin devamı değil” diyor ve sanırım küçük bir kıskançlık duyuyor. Kubrick kapaklara “Kubrik’in filmi” diyerek onun adını örtbas ettiği için olabilir. Senaryo romanı bazı noktalarda aşmış olabilir. Bilemiyorum insanlar ne düşünür anlamak zor. Ama siz romanı okuyun.

Kitabın Adı Nereden Geliyor?

Ah bunu söylemesem olur mu? Çünkü bence çok şiirsel. Okuyup öğrenseniz olur mu?
Bir gün bir çoğumuz için anlamlı olacak bir anlatım.

Yazarın Kitap Hakkındaki Düşünceleri

DOKTOR UYKU – ROMAN KÜNYE

Yazar: Stephen King
Çevirmen: Zeynep Heyzen Ateş
Yayınevi: Altın Kitaplar
Sayfa Sayısı: 544
Baskı Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: Altın Kitaplar
ISBN : 9789752117235

Internet Üzerinden Satın Almak İçin
http://www.dr.com.tr/kitap/doktor-uyku/stephen-king/edebiyat/roman/dunya-roman/urunno=0000000551095

KAYNAKÇA

http://www.stephenking.com/library/novel/doctor_sleep.html

http://en.wikipedia.org/wiki/Doctor_Sleep_(novel)

http://en.wikipedia.org/wiki/The_Shining_(novel)

http://en.wikipedia.org/wiki/Stephen_King

http://tr.wikipedia.org/wiki/Medyum_(roman)



EPOSTA ABONELİĞİ İÇİN

Aşağıdaki formda e-posta adresinizi yazın, gelen e-postaya onay verin.


https://suleymansonmez.substack.com/
E-posta aboneliği için e-posta adresinizi eklemeniz, aşağıdaki konuları anlayıp izin verdiğiniz anlamına gelir.
Lütfen okuyunuz. Temel olarak, siteden (Güneşin Tam İçinde) ve yazardan (Süleyman Sönmez) e-posta bülten almaya izin vermek anlamını taşır. Bu iznin temeli: okunacak yazılar, izlenecek videolar, dinlenecek podcastlar, fotoğraflar, tanıtılacak ürün, kitap, site, uygulama, yapay zeka, eğitim, gezi, teknoloji, anket gibi içerikler ve kampanyalar olabilir. Bültenin içeriğinde, bülten sponsorunun ürün ve hizmetine ait bilgi, link ve banner yer alabilir. Bülten e-posta sistemi substack isimli dünyaca çok bilinen, güvenilir e-posta sistemi tarafından gönderilir. E-postalar yeni bir e-posta dağıtım sistemine geçmek dışında üçüncü şahıs ve şirketlerle paylaşılmaz. İşleyiş gereği yurtiçi ve yurtdışındaki server sistemlerinden hizmet verilebilir. Spam gönderilmez. İstediğiniz noktada, tek adımla her e-postanın en altındaki "Unsubscribe" seçilerek üyelikten çıkılır ve siz tekrar e-posta abonelik formuyla veya bülten sayfasında üye olana dek yeni e-posta almazsınız. İlginiz için teşekkür ederiz.


6 YORUMLAR

  1. Okumayı düşündüğüm kitaplardandı. Aslında yıllar önce okuduğum “Medyum” çok güzeldi. Devamı güzel olacak. Stephan king ile 86 yılında “kuşku mevsimi” ile tanışmıştım. Sonraları neredeyse bütün öyküleri ve romanları takip etti. Adamın dikkatimi çeken şeyi okuyucuyu hipnoz edip kitaba gömmesi. Her kitapta bunu göremiyorsunuz.
    Kitaplarının çoğunda alttan alttan inanç çatışması görüyorsunuz. Kahramanlar imanlarından uzaklaştıkça başlarına gelmeyen kalmıyor. Bu bile yazdıklarının bir amaca ulaşmasını sağlıyor.
    buick 8, tepki, tom gordona aşık olan kız, bir de adını hatırlamadığım, bir çingeneye çarpıp gittikçe zayıflayan adamın öyküsünü anlattığı kitabı harikaydı.
    güzel, güzel, okumak lazım. Yazı güzeldi. Ellerine sağlık.
    selamlar

  2. the shining filmi gösterime girdiği yıl eleştirmenler tarafından beğenilmemiş muhtemelen izleyenlerin büyük bir kısmı tarafından anlaşılmamıştır.Netice itibariyle oscar ödüllerinden önce en kötü filmlere verilen ahududu ödülüne aday gösterilmiştir.Çok bilinmeyen bu hikayeyide eklemek istedim bazen filmlerin değeri yıllar sonra anlaşılıyor.

  3. Bir süredir King ustanın kitaplarını okumuyordum fazla yükleme yaptığımdan, Medyum gerçekten ustanın en iyilerindendi, devam kitabını tanıttığınız için teşekkürler, hemen ısmarlayacağım..

  4. ilk olarak imdb’deki birinci filmi dünyanın en iyi filmi olarak görmek biraz tuhaf geldi. Ayrıca kubrick’in filmi romandan kat ve kat daha iyi olmakla birlikte kubrick’in katmanlı ve malesef bazı kişilerce anlaşılamayan senaryosu yüzünden film hala sadece bir gerilim filmi sanılmaktadır.

SİZİN DÜŞÜNCENİZ NEDİR?

Yorumunuzu yazınız
İsminizi Yazınız