Romanın ismi, bir tarih. 22 Kasım 1963. Dünya tarihini değiştiren anlardan birisi. Amerika eski Başkanlarından John F. Kennedy‘nin Dallas’ta suikasta kurban gittiği günün tarihi. Stephen King bu sefer korku yazmıyor. Tarihi yeni bir gözle yazıyor.
Kitabın kapağı etkileyici. Ön kapakta “JFK Hayatını Kaybetti LBJ Görevi Devraldı.” yazarken, arka kapakta tam tersi bir haber var. “JFK suikastten sağ kurtuldu. Eşinin de sağlık durumu iyi. ” yazıyor. Tam bir 1960’lı yıllar gazetesi her iki kapak da. Okumaya başlamadan bile iki olasılığın yer alacağı zamanla ilgili bir şeyler olacağını anlıyorsunuz.
Bu noktadan sonrası kitap hakkında bilgi verir.
Kitabı okumalı mısınız? Tıpkı kapaklar gibi artı ve eksi yönleri var.
Kitabın güzel yönleri;
Stephen King çoğu kişinin sandığı gibi sadece korku ya da gerilim türünün yazarı değil. Son zamanlarda yazdıklarıyla ispatladığı gibi çok iyi bir yazar. Muhtemelen o zamanı, 1960’lı yılları en güzel anlatan hikayelerden birisi bu. Kitap çok inandırıcı, bir bilim kurgudan çok yaşanmışlık havası veriyor. Kennedy’nin neden bu denli önemli bir tarihsel figür olduğunu ve suikastinin ardında kimlerin olduğuyla ilgili düşünme fırsatınız oluyor. Müthiş bir aşk öyküsünü yaşıyorsunuz. Geçmişe gitmenin büyüsüne kapılıyorsunuz. Kahramanların karakterleri önceki kitaplarından fersah fersah daha gerçekçi. Derinlikleri var. Neredeyse ruhlarına dokunuyorsunuz. Ve aldığı ödüller: 2011 Los Angeles Times Book Prize for Best Mystery/Thriller – 2012 International Thriller Writers Award for Best Novel, 2012 Locus Award for Best Science Fiction Novel – 2012 British Fantasy Award for Best Novel.
Kitabın kötü yönleri;
Kitap çok çok çok uzun. 816 sayfa / İngilizcesi 849 sayfa. Ve çok yoğun. Başka bir kitabın 10 sayfada anlatacağını 2 sayfada anlatıyor. Dolayısıyla 2000 sayfa okumuş gibi oluyorsunuz. Oldukça ağır. Kitabın gelgitleri var. Stephen King’in yaşlandığını üzüntüyle fark ediyorsunuz. Gözlemleri daha duygusal ve geçmişe daha özlem yüklü. Eşi, Kennedy hayranı olduğu için ilahi bir portre çizmekten ve katilini de şeytanlaştırmaktan kurtulamamış. Zaman geçişinin teknik yönünü yeterince iyi anlatamamış. Topu taca atmış. “Kennedy neden ölmemeli?” kuramını yeterince açıklayamamış. Önceki kitaplarına gönderme yapma gayretiyle, okuru yormuş.
ROMANIN TANITIM VİDEOLARI
ROMANIN KONUSU
Kahramanımız Jake Epping, dışardan lise diploması almak isteyen yetişkinlere, İngilizce Edebiyat dersi veren yalnız bir öğretmen. Eşi, alkol problemleri ile senelerce uğraştıktan sonra adamı başka bir alkolikle terk etmiş. Tablo çok acıklı. Ama Jake yıkılmamış ve bir şekilde ayakta durmaya çalışıyor. Her zaman yemeklerini yediği ve çevre halkının hamburgerleri çok ucuz olduğu için “kediburgerci” dediği bir köşe başı lokantasına, Al Templeton adındaki mekanın sahibi bir gün onu çağırır. Ona garip bir şey anlatır. Deposunda, 1958 yılına açılan bir zaman geçidi vardır. Her geçişte, aynı güne, aynı saate gidilmektedir bu tavşan deliğinden.
Geçmişe dönmek, bir şeyleri değiştirmek ve bugünü etkilemesini sağlamak mümkündür. Jake, aklıbaşında bir birey olarak elbette gözüyle görmedikçe böyle bir zırvaya inanmayacaktır. Ancak, merak kediyi öldürür ve insan Tanrı rolünü oynamaya hep hevesli olmuştur. Böylece Al, kahramanımıza müthiş bir teklif sunar. “Zamanda geri gidip, orada 5 sene yaşayıp (1958’den 1963’e) Kennedy suikastını önleme görevini almak ister mi?”
(Al — stop Lee Harvey Oswald. It’s a fabulous pitch. “Save Kennedy, save his brother. Save Martin Luther King. Stop the race riots. Stop Vietnam, maybe. . . . Get rid of one wretched waif, buddy, and you could save millions of lives.”)
Eğer Kennedy sağ kalırsa barışçıl ve ırklar arası uyumlu politikaları ile hem ABD’nin hem dünyanın daha huzurlu bir yer olacağına, daha az savaş yaşanacağına inanmaktadır Al. Ancak kendisi ölmek üzeredir. Jake ise henüz orta yaşlardadır. Bu görev Jake’in başarabileceği bir şeydir.
Bu noktada duralım. Siz gider miydiniz bilmem çünkü ömrünüzden 5 sene ve ölüm tehlikesi de var. Geri geldiğinizde ise burada 5 sene değil, sadece iki dakika geçmiş olacak.
Ama Jake gidiyor. Al ona sahte bir kimlik hazırlamış. George Amberson. Böylece kelimenin tam anlamıyla yeni birisi oluyor. Hayatı boyunca bulamadığı daha masum, daha ucuz, daha güzel kokan, daha saf insanlarla ve özgürlükle dolu bir dünyaya gidiyor. Planlar yapıyor. Soğukkanlılıkla gerekirse bir katili öldürecek psikolojiye giriyor. Bence kitabın en zor yeri burasıydı. Bu satırları okuyan sizler ve ben çok gerekli olsa bile planlı şekilde birini öldürmeyi nasıl yaparız? Hatta nasıl düşünürüz. Ürkütücü, korkunç bir şey bu. Milyonlarca insanı öldüreceğini bildiğimiz tarihteki büyük diktatör ve caniler için bile.
Üstelik en zor soru, o kişileri durdurmalı mıyız? Büyük planda o ölümlerin yeri ne? Zamana müdahale etme hakkımız var mı?
Zor, çok zor, bir karar. Çünkü, zamana her müdahale öngörülmez değişikliklere yol açabilir. Kelebek etkisi, zerre kadar bir canlı bile evreni sarsar diyor. Her şey birbiri ile ilişkili.
Kitaptan en sevdiğim diyalog. Sanırım büyükbaba paradoksuna verilmiş en komik cevap 🙂
Jake sordu, “Eğer geçmişe gidip de kendi büyükbabanı öldürürsen ne olur?”
Al, kocaman açılmış gözleriyle onu bir süzdü ve “Ne diye böyle …kahrolasıca… (sansür 🙂 ) bir şeyi yapmak isteyeyim ki?
Jake asks, “What if you went back and killed your own grandfather?”
Al looks at him with wide eyes and says, “Why the fuck would you want to do that?”
Görsel: Heathcliff O’Malley – Yazar Stephen King’le Röportaj
Kitabı okurken, benzinin bir zamanlar nasıl bu kadar ucuz olduğuna, meyvelerin nasıl güzel koktuğuna, bomboş arazilere, uçaklara kemer çıkarmadan kolayca binilmesine, insanların kapılarını kilitlemediği zamanlara, soğuk savaşın gölgesinde, nükleer savaş korkusuyla yaşayan toplumlarına ve teknolojinin hayatı işgal etmediği dünyaya yolculuğa çıkacaksınız. Ve maalesef sigaranın zararlarının henüz bilinmediği, erkek olmanın sigara içmekle özdeşleştiği, her yerde duman bulutlarından nefes alınmayan bir zamana 🙂
Yolculuk, yeni aşklarla, dostluklarla, karar üstüne alınan kararlarla, tarihle ve gözlemle dolu olacak. Çoğu zaman yazarın anlatım gücüne büyülenmiş gibi kapılacak, bazense eski kitaplarına gönderme yapacağım diye boşu boşuna 50 sayfa okuttuğunu düşüneceksiniz.
Kitabın başında “O” / İngilizce “IT” adlı kitabına bolca gönderme var. Okuduysanız sizi etkileyecektir. Okumadıysanız çok da önemli değil. (Beni çok etkiledi neredeyse 20 sene önce çocukken okumuştum “O” isimli kitabı ve aniden geçmişe gitmiş gibi oldum)
Ek olarak “O” yazarın en iyi romanlarından birisidir bunu da söyleyelim okuma listenize alabilirsiniz.
Geçmişin anlatımında en büyük zorluk bence, “şu”, ya da “bu” değil, bizzat “dil”. O zamanlar insanlar hangi kelimeleri, deyimleri kullanır, hangi şarkıları ve kitapları okurdu ve ikili diyaloglar nasıl olurdu? Kalkıp 21. yüzyıl adabı ile “Hey dostum nasılsın? Kendine iyi bak diyemezsiniz” 🙂 Zaten bunu okurken fark edeceksiniz. Araba modelleri, televizyon modelleri, otellerdeki farklılıklar, marketler ve anlattığınız yerin bundan tam 40 yıl önceki halini çok iyi betimlemeniz lazım. Yazar bu görevlerin üstünden hakkıyla geliyor.
Dans, yeni çıkan müzik grupları… Nostaljinin ötesinde bir heyecan.
Lee Harvey Oswald
Lee Harvey Oswald ve eşi Marina Oswald
Kitabın, bir de karanlık yönü var. Katilin hayatı. Kennedy’nin katili Lee Harvey Oswald‘ın gerçekten katil olup olmadığını anlaması gerekiyor. Çünkü bugün bile suikaste kaç kişinin katıldığı, aslında kimin işi olduğu net değil. Böylece katilin hayatının adım adım nasıl değiştiğini de görüyorsunuz. Bir Darth Vader dönüşüm hikayesi değil. Daha gri renkte başlayan bir öykü.
Kennedy Suikastinin Gerçekleştiği Dallas’ın Haritası
Haritayı büyütüp küçültebileceğiniz harita sayfasına gitmek için üstteki resme tıklayınız.
Tekrar ediyorum; kitap, hakkını vermek isterseniz hiç kolay bir kitap değil. “Elime alır başlar bitiririm” sanmayın. Üstünde düşünmek, rahatsız olmak, insan öldürmenin korkunçluğunu iyice kavramak ve kahramanın aldığı kararları başına gelenleri tekrar tekrar sorgulamak zorunda kalacaksınız.
ROMANDA GEÇEN YERLER
Dealey Plaza (1969)
Lisbon Falls
Diğer yerler
http://talkstephenking.blogspot.com/2011/11/112263-journal-2-derry-doesnt-welome.html
KİTAPTAN DİZİ UYARLAMASI DA YAPILDI
11.22.63 DİZİ İZLEMEK
Stephen King, J.J. Abrams & James Franco
22/11/63 KÜNYESİ
Yazar: Stephen King
İngilizce ismi: 11/22/63
Çevirmen: Zeynep Heyzen Ateş
Yayınevi: Altın Kitaplar
Türkçe basım tarihi: 2012
Sayfa sayısı: 815
Boyut : 14 x 22 cm
ISBN: 978-975-21-1504-0
Kitabın Resmi Tanıtım Sitesi
Kitabın sitesi ilginç bir 1963 ve 2011 seçenekle geliyor.
Kitapla ilgili çeşitli tanıtımları sunuyor. 2011’e girince sağ üstteki “Reset History” tuşuna basmayı unutmayın 🙂
Stephen King’in Kitabı Tanıtım Videoları
Kaynak: http://112263book.com/author/
Kitapla İlgili Çeşitli Ses ve Görüntüler
http://www.stephenking.com/promo/11-22-63/promo_page/audio_video.html
Zaman Yolculuğu’nun Başladığı Al’s Dinner Lokantası’nın Videosu Hazırlanmış
Not1: King, kitabın sonunu, önce farklı yazmış. Sonra yine yazar olan oğlu beğenmemiş ve başka bir alternatif önermiş. Ama İngilizceniz ve merakınız varsa ilk yazılan alternatif sonu okumak için şu sayfaya bakmalısınız. http://www.stephenking.com/other/112263/112263.html
Bence kitaptaki yer alan son çok duyguluydu. Gözlerim yaşardı. Evet gerçekten, oğlu isabetli bir değişiklik önermiş.
Not2: Bütün bu romanla King aslında cinayetin arkasında olması muhtemel gizli kişileri gizledi mi? Suçu tek bir adama yıkıp aslında gelecekteki sorgulayıcıları aldattı mı?
Not3: Kahramanımız Edebiyat öğretmeni. Tıpkı Stephen King’in bir zamanlar yaptığı meslek gibi. Okurken o yılları anlattığını sezeceksiniz. Kendi hayatını anlattığı için çok gerçekçi bir hikaye anlatımı var. Zaten kitabın ilk taslağını 1970’li yıllarda yazmış ama başkanın ölümünün acısı çok taze olduğu için polimiklere girmemiş ve kitabı bekletmiş. Şimdi o taslaklardan devam ederek yeniden yazmış.
Not4: Bu kitabın da “Sil Baştan” adlı kitabın açtığı yoldan bir tekrar tekrar geriye dönüş olduğunu belirtmeliyim. O romanda anlatılan 1960’lar elbetteki bu denli yoğun değildi. Ancak yine Kennedy suikasti önlenmeye çalışıyordu. Ayrıca daha toz bembeymiş “Sil Baştan” romanında olaylar. Örneğin Sil Baştan romanında kahraman geleceği bildiğinden, kimin hangi maçı kazanacağını da bilir ve oynar kazanır. Bu romanda da oynar ve… Neyse anlatmayalım 🙂
KAYNAKÇA
Stephen King Resmi Sitesi
http://www.stephenking.com
Kitap Wikipedia
http://en.wikipedia.org/wiki/11/22/63
Kitap Hakkında Röportaj ve İnceleme Makaleleri
http://www.wired.com/magazine/2011/11/pl_printking/
http://www.shotsmag.co.uk/interview_view.aspx?interview_id=229
John F. Kennedy
http://tr.wikipedia.org/wiki/John_F._Kennedy
Kennedy Suikasti
http://en.wikipedia.org/wiki/Assassination_of_John_F._Kennedy
Suikast Günü Konvoy’un Zaman Çizelgesi
http://en.wikipedia.org/wiki/Timeline_of_the_John_F._Kennedy_assassination
ABD Baskanı John F. Kennedy’nin Ataturk’un vefat yildonumu nedeniyle gonderdigi ve Cemal Gursel’in bir plak ile yayinladigi konusmanin Turkce sesli cevirisi.
http://tr.wikisource.org/wiki/Dosya:InTurkish_Kennedy.ogg
Lee_Harvey_Oswald
http://tr.wikipedia.org/wiki/Lee_Harvey_Oswald
EPOSTA ABONELİĞİ İÇİN
Aşağıdaki formda e-posta adresinizi yazın, gelen e-postaya onay verin.E-posta aboneliği için e-posta adresinizi eklemeniz, aşağıdaki konuları anlayıp izin verdiğiniz anlamına gelir.
Lütfen okuyunuz. Temel olarak, siteden (Güneşin Tam İçinde) ve yazardan (Süleyman Sönmez) e-posta bülten almaya izin vermek anlamını taşır. Bu iznin temeli: okunacak yazılar, izlenecek videolar, dinlenecek podcastlar, fotoğraflar, tanıtılacak ürün, kitap, site, uygulama, yapay zeka, eğitim, gezi, teknoloji, anket gibi içerikler ve kampanyalar olabilir. Bültenin içeriğinde, bülten sponsorunun ürün ve hizmetine ait bilgi, link ve banner yer alabilir. Bülten e-posta sistemi substack isimli dünyaca çok bilinen, güvenilir e-posta sistemi tarafından gönderilir. E-postalar yeni bir e-posta dağıtım sistemine geçmek dışında üçüncü şahıs ve şirketlerle paylaşılmaz. İşleyiş gereği yurtiçi ve yurtdışındaki server sistemlerinden hizmet verilebilir. Spam gönderilmez. İstediğiniz noktada, tek adımla her e-postanın en altındaki "Unsubscribe" seçilerek üyelikten çıkılır ve siz tekrar e-posta abonelik formuyla veya bülten sayfasında üye olana dek yeni e-posta almazsınız. İlginiz için teşekkür ederiz.
stephen king birkaç yıl önce kitap yazmayı bırakmıştı diye biliyorum.
Bıraktı, sonra tekrar başladı diye biliyorum ben de 🙂
okuduğum en iyi King romanlarından biri.
kesinlikle okunması gereken bir kitap
Simdi almaya gidiom 🙂
@Süleyman bey selamlar. Gene sizde bay King gibi, yazdığınızı / yazabilitenizi ıspatlamışsınız. Ellerinize sağlık. Ve zaman ayırdığınız herkesin bu eserden faydalanması için bol resim ve video harmanladığınız tecrübeleriniz, edindiklerinizi bizlere ilettiğiniz için çok ama çok mutlu olmanızı sağlamak için daha fazla övgü cümleleri yazmak isterim inanın.
King ‘in yakın geçmişte yazmayı bırkatığını okumuştum ama yeniden başlamış sanırım. Buradan bunu çıkarmış olduk. En kısa zamanda edinip bende okuyacaım umarım. Başarılar dilerim. İyi çalışmalar.